İmam”ın sade yaşamı ve beytulmalı kullanma konusunda gösterdiği fevkalâde kanaatkar sorumluluk konusunda şu noktayı belirtmek yeterli olacaktır.

Anayasanın 142. maddesi gereğince Yüksek Divan; rehber ve diğer üst düzey yetkililerin göreve gelmeden önce ve görev sonrası mal varlıklarını incelemekle mükellef kılınmıştır; böylece hak ve hukuka aykırı bir mal artırılması önlenmiş olmaktadır. İmam Humeyni  naçiz mal varlığının resmi listesini Yüksek Divan”a gönderip resmen mal beyanında bulunan ilk yetkili olmuştur İran”da (hş. 24 Dey, 1359) İmam”ın  vefatından sonra, bütün günlük gazetelerde de yayınlandığı üzere oğlu, babasının mal varlığının resmen incelenmesi için Yüksek Yargı Kurumu”na resmi bir yazıyla başvuruda bulundu.

Bu incelemenin neticesi hş. 11 Tir 1368″de Yüksek Divan başkanı tarafından resmi bir yazıyla açıklandı.Bu resmi açıklamada, İmam”ın mülküne hiçbirşey eklenmediği gibi, Humeyn”de babasından miras kalan bir arsayı da o köydeki yoksullara hediye ettiği ve mülk listesinden çıkarılması gerektiği belirtiliyordu.

İmam”dan miras kalan yegâne gayri menkul, Kum”daki eski evidir. Bu ev ise hş. 1343(1963-64)”te İmam yurt dışına sürgün edildikten sonra aslında islami hareketin hizmetindeki bir merkeze dönüşmüş ve İmam”ın taraftarı olan dinadamlarıyla halk kesiminden müracaat edenlerin toplantı mekanı olmuştu ki, bu durumunu bilfiil sürdürmüş olup halihazırda da şahsa münhasır bir durumu yoktur. Hş. 1359″da tanzim edilip İmam”ın rıhletinden sonra yapılan kanunî incelemeyle ilan olunan resmi mal tezkeresinde artma değil, azalma olmuştur.

Resmi bildiride şöyle deniliyordu;.Birkaç kitaptan başka kendi şahsına ait malı-mülkü olmadığı anlaşılmıştır. Çok sade bir yaşam için gerekli birkaç eşya ise eşine ait bulunmaktadır. Kullanılan iki eski halı da özel mülk olmayıp, ihtiyaç sahibi seyyidlere verilmesi gerekmektedir. Kendisine ait nakit parası yoktur, eğer birşey varsa müslüman halkın, harcanması için kendi taklid mercilerine bırakmış oldukları şer”î vücuhattır ki yine şer”î ihtiyaçlar için harcanmak üzere verilmiş olduğundan bu yolda harcanması gerekir ve bu nedenle de mirasçılara düşmez. Evet, 90 yıla yakın ömrü boyunca insanların sevgi selinde yaşayan bir evliyadan geriye kalan şahsına ait mal ve mülk bir gözlük, bir tırnak makası, tarak, tesbih, Kur”an ve seccadeyle sarık ve abasından oluşan elbisesi ve dinî mevzuata dair birkaç kitaptan ibaretti!

Elli milyonu aşkın nüfusa sahip bir petrol ülkesinde inkılap yapmış bir rehber ve liderin değil sadece; aynı zamanda dünyanın dört bir yanında da milyonlarca insanın gönlüne taht kurmuş olan ve milyonlarca mücahidin yüreğinde yatan birinin bütün dünyalığı bunlardan ibaretti işte! İslam ve inkılabı korumak için müslümanları genel seferberliğe davet ettiğinde birkaç saat içinde milyonlarca şehadet gönüllüsünün listeye isim yazdırmak için uzun kuyruklar oluşturduğu İmamdı o. Kalp hastahanesinde acil servise alındığı haberi duyulur duyulmaz, yarattığı hastahanenin önünde kalplerini vermeye gelen müminlerin imamıydı o.

Bunca tutku ve sevginin yegane kaynağı elbette ki onun ilmiyle amel eden samimi ve dürüst kişiliği, zühdü, takvâsı ve sadeliğiydi şüphesiz.

0
Would love your thoughts, please comment.x