Dini Haberler olarak biz bu günden Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu’nu tedbiren göreve çağırıyoruz.
Diyanet İşleri Başkanlığı FETÖ’nün darbe girişimi sonrasında gerekli uyarıları yapmamakla sorgulandı. Aynı sorgulamanın suç bastırırcasına İhlas Medya ve hurafeleriyle meşhur Cübbeli Ahmetçe de dile getirildiğini görüyoruz. Biz de aynı şekilde Diyanet’i eleştiriyor ve göreve çağırıyoruz.
Kutlu Doğum Haftası üzerinden Diyanet’e yapılan saldırıların Mehmet Görmez üzerinden gerçekleştiğini herkes biliyor.
Taktik FETÖ taktiği…
Türkiye’nin ekonomi ve siyasi alanda yatırımlarını doğrudan hedefleyemeyen, halkın korkusundan çekinen FETÖ ve dış mihraklar Cumhurbaşkanı Erdoğan’a vurmayı tercih etmişti.
Şu an Diyanet’e doğrudan vurdukları takdirde karşılarında Türkiye bloğunu bulacak olanlar FETÖ takdiği ile Diyanet İşleri Eski Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez’e vurarak hedef saptırıyorlar.
Görmez’e yüklenen hurafeci kanadın en çok kullandığı enstrüman ise “FETÖ konusunda Diyanet’in neden daha önce gerekli uyarıları yapmadığı, halkı aydınlatmadığı…” yönünde idi.
Dün Diyanet’i ve ilahiyatları susturanların bu gün yüzsüzce çıkıp “FETÖ konusunda neden milleti uyarmadınız?” demesinin altında elbette suç bastırma ve kendilerine yönelecek eleştiri oklarının yayını kırma amacına matuf taktikler olduğu biliniyor.
Dini Haberler olarak biz bu günden Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu‘nu tedbiren göreve çağırıyoruz.
Bu gün FETÖ konusunda Diyaneti göreve çağıranlar FETÖ kadar dini hurafe ve bid’ate bulayan çevreler…
“Gırtlağına kadar hurafeye bulanmış bu düşüncenin” herkesten fazla çıkan sesi karşısında Diyanet’in görevini yapmaması hoş değil. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da bu konuda Diyanet’in çalışması uyarıları ortada iken İhlas Medya’ya ait tüm yayınların elden geçirilmemesi büyük bir eksiklik!
FETÖ ile aynı köklere sahip ve aynı enstrümanları kullanan Hakikat Yayınları başta olmak üzere Cübbeli Ahmet denen cahilin tüm basılı ve görsel eserleri incelenip tıpkı FETÖ raporu gibi piyasa sunulması gerekir.
Biliyoruz ki bu kirli bilgiler içinde millet bir kör döğüşüne tutuşuyor ve döğüş uzadığı sürece ortama ne hak geliyor ne de birlik…
Bu kirliliğin içinde mealci, selefi, tarikatçı, vahhabi, hadisçi…gibi aşırı uçların da türediği bir vakıa…
Din İşleri Yüksek Kurulu’nun bu yayınları incelemesinin yanısıra Diyanet’e bağlı tüm Cami ve Kurslardan bu kirli yayınların çıkartılması noktasında bir duyuru yapmasını bekliyoruz.
Kaynak: Dinihaberler.com