“Vahdeti ezberleyin. Eğer toplumda sizin aranızda bunun tersine davranan kimseleri görürseniz onları dışlayın. Muhalefetinizi onlara gösterin ve ilan edin.”
Ayetullah Seyyid Ali Hameneî
Yüce Nebî’nin (s.a.a) ve hidayet İmamlarının (a.s) nurlu sözlerinde, tarih boyunca İslam’ın yüce hedeflerine ulaşma yolunda İslam ümmetinin her bir ferdinin dayanışması ve vahdeti için mücadele konusu üzerinde çokça durulmuştur.
Bu önemli esasın temel konumunu göz ardı etmememiz gerekmektedir. Söz konusu bu mesele düşündüğümüzden çok daha fazla bir anlatıma ve derinliğe ihtiyaç duymaktadır. Çünkü yaşadığımız bu “Modern cahiliye” çağında bir kez daha hakkın tamamı, bâtılın tamamına karşı yer almıştır. Eşit olmayan ve zalimce bir savaşta direnmek ve mücadele etmek gerekmektedir.
İnsanlık toplumunun ilahî hidayeti hareketinde enbiya ve evliya bu yüce görevi üstlenmişlerdir. Doğru yolu bulmak ve kat etmek ise sadece onları izlemekle gerçekleşecektir. Nitekim “Eğer O’na itaat ederseniz doğru yola erişirsiniz” ayetinin tatlı meyvesi; ilahî vahdet ve Allah’tan gayrı diğer yollardan uzak durmaktır.
“İşte benim dosdoğru yolum budur; ona tâbi olun. Sizi Allah yolundan ayrı düşürecek yollara uymayın. Allah size bunları takva sahibi olasınız diye buyurmaktadır.”