Bu ülkeler tek bir şey başardılar: Levant bölgesinin yıkımı (Suriye’nin yeniden inşası için 300 milyar dolar gerekiyor), yaklaşık olarak 400.000 kişinin ölümü ve milyonlarca yerlerinden göçmüş insan ve mülteci!

Elijah J. Magnier

Ejmagnier.com

04.07.2018

Askeri operasyonun başlamasından sadece iki hafta sonra cihadistler ve militanlar güney Suriye’deki Deraa kırsalının doğu bölgesinin çoğunda ya teslim oldular ya da mağlup edildiler. İşgal ettikleri 70’den fazla köy Suriye Ordusu tarafından özgürleştirildi. Bu arada İsrail son iki haftadır dillendirdiği teklif ve şartlarını seyreltip azalttı: Suriye Ordusunun Güney’e yaklaşması karşısında savurduğu tehditler, Şam’ın 1974 sınır çizgisinin ötesine geçip Suriye ve İsrail arasındaki anlaşmayı iptal etmemesi uyarılarına dönüştü. Bu açıkça tüm oyuncuların (ABD, İsrail, Ürdün, Suudi Arabistan) kendi eğittikleri cihadist ve militanları ortada bırakıp yüz çevirdikleri ve bunların artık kendi başlarına kaldıkları anlamına geliyor.

İsrail yedi yılı aşkın bir süredir bu cihadistlere ve onların müttefiklerine istihbarat, askeri ve tıbbi tedarik yatırımı yaptı. İsrail pek çok yerde sınırlarındaki bir IŞİD varlığını İran kuvvetlerine tercih edeceğini söyledi. İsrail pek çok kez el-Kaide bayrağı altında savaşanlar dahil olmak üzere Şam kuvvetleriyle çatışırken yaralanmış cihadistlerin İsrail hastanelerindeki fotoğraflarını paylaştı. Bugün, Suriye ordusunun 1974 sınır hattını geçmesinin kırmızıçizgilerinin ihlali olduğunu ilan etmesinin İsrail’in hedeflerine ulaşmada başarısız olduğunu gösterdiği açıktır. İsrail çığlık atıyor zira Suriye ordusu dış ülkelerden destek almış tüm cihadist ve militanları yenilgiye uğratmaya niyetli ve bunun araçlarına da sahip. Suriye kuzeydeki Suriye topraklarının tamamını özgürleştirmeden İsrail ile yeni bir savaş başlatmayı asla düşünmüyor.

Suriye müttefikleri de cephelerdeki çatışmanın kritik hal alması durumunda boşlukları dolduracak küçük ihtiyat güçleri ve müsteşarlar olarak güney Suriye’deki savaşa hazırlanıyorlar. Cihadistler ve militanlar şimdiye dek kolayca yenilgiye uğradılar ve çok zayıf bir direniş gösterdiler. 1975 ateşkes hattındaki IŞİD’in (Halid b. Velid Ordusu) buna nasıl cevap vereceği hakkındaysa çok az şüphe var, zira ne Suriye Ordusu ne de Rusya terörist gruba başka bir yere iskân hakkı tanıyor. Bu nedenle IŞİD’in Suriye’nin güneyindeki tek seçeneği savaşmak, teslim olmak ya da İsrail ordusu yıllardır IŞİD ile güzel güzel bir arada yaşadığı için İsrail’e girmelerine izin verilmesi. Teröristlerin sayısının 1500 ila 2000 civarında olduğu sanılıyor. Suriye Ordusunun kuzeyde ve kuzey doğudaki Yermuk, Humus kırsalı, el Badiya, Deyr ez-Zor ve Albukemal’de yüzleştiği ve tamamen süpürdükleri binlercesiyle karşılaştırıldığında görece az bir sayı bu.

Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esad güneydeki savaşa İranlı müsteşarlar ve Hizbullah özel kuvvetlerinin katılması hakkındaki İsrail tehditlerini göz önüne almadı. Rusya da Şam müttefiklerinin sahada olmasının gerekliliğinin bilincinde, bu nedenle operasyon tam olarak destekleniyor ve başarı garantisi veriliyor. Dahası Moskova, Hizbullah ve İranlı danışmanların Suriye ordusunun galip geldiği ve Şam’ın bölgeye yerleşecek kadar güvenli olduğunu düşündüğü her yerden kuvvetlerini geri çektiğini de görüyor. Bu nedenle Başkan Putin Amerikalı meslektaşı Trump’a hiçbir İranlı danışman ve Hizbullah militanının İsrail sınırlarında kalmayacağının garantisini (bu Suriye merkezi hükümetinin arzusu) -bu güvenceyi geçen ay Moskova’yı ziyaret eden İsraillilere de sundu- verebilecek durumda. Trump’ın, ABD’nin, sınırlarındaki Suriye Ordusundan yana hiçbir tehlikenin varlığına inanmadığını İsrail’e bildirmesi için bu yeterli olacaktır.

Şam, yaklaşık 45 yıldır, 1974 ateşkes hattından başlayan işgal edilmiş Golan Tepeleri sınırında İsrail karşısında ciddi bir saldırıda bulunmadı. Suriye düzenli ordusu ile terörist grup IŞİD’in İsrail işgali altındaki Golan Tepeleri sınırında yer alması arasında karşılaştırma yapılamaz. İşin aslı Başkan Trump’ın İsrail’in IŞİD’i koruma politikasını savunması ve kendi topraklarını kurtarmak ve IŞİD’in ülkenin güneyindeki varlığını tamamen sonlandırmak isteyen Suriye ordusuna saldırması imkânsızdır.

Suriye’nin güneyinde geriye kalan tek şey sadece taktiksel bir savaştır. Bir cephede yoğunlaşılacak ve diğerinde işler kolay olacak. Çatışmanın ilk hedefi olan doğu Deraa’nın temizlenmesine ve Ürdün ve Suriye arasındaki Nasib sınır kapısının -iki ülkeye yıllık milyonlarca dolar ticari gelir sağlıyor- ele geçirilmesine birkaç gün içinde ulaşılacak.

İkinci aşamada Deraa’nın batısı ve Kuneytra ele alınacak. Suriye ordusu kuvvetlerini Deraa’nın güney batısına sevk ederek ordu ile IŞİD arasındaki yolda engel duran cihadistleri temizleyecek. Çatışmanın sona ermesi için belli bir tarih verilmiyor. Bununla birlikte çatışmanın sonunu tahmin etmek çok kolay: Suriye ordusu Suriye topraklarında, özellikle de “rejim değiştirme” projesinde yer alan tüm ülkelerin (Suudi Arabistan, Ürdün, ABD, Britanya, Katar) güneye yaptıkları silah ve finans akışını başlattıkları Deraa’da kontrolü tekrar ele alacak. Bu ülkeler tek bir şey başardılar: Levant bölgesinin yıkımı (Suriye’nin yeniden inşası için 300 milyar dolar gerekiyor), yaklaşık olarak 400.000 kişinin ölümü ve milyonlarca yerlerinden göçmüş insan ve mülteci!

Çeviri: Medya Şafak

”islamivahdet.com” sitesi editör notu: Suriye’deki teröristler için ”cihadist” kelimesini kullanmak, İslam düşmanlarının işine yarar.Yazının orjinalinin bozulmaması için bu kelimeyi değiştirmedik.

0
Would love your thoughts, please comment.x