Oryantalist Ehud Yaari, Seyyid Hasan Nasralah’ın sözlerini şu ifadelerle yorumladı: “Hizbullah Genel Sekreteri Nasrallah, Hizbullah ve Esad’ın isyancılara karşı büyük bir zafer ile karşı karşıya olduklarını söyledi. Ben de bunun aynı zamanda İsrail’e karşı alınmış bir zafer olduğunu söylüyorum. Biz Suriye savaşının kaybeden tarafı olduk. Esad muhakkak sınıra ulaşacaktır.”

Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrallah’ın geçtiğimiz Cuma gerçekleştirdiği konuşma, Yahudi medyasında büyük ilgi topladı. Herhangi bir yorum ya da cevaba yer vermeden yayınlanan konuşmanın, sadece belli kesitleri ekranlara yansıtıldı.

İşgal rejiminin siyasi ve güvenlik düzeyindeki liderleri, konu hakkında sessiz kalmayı tercih ederken, İsrailli haber kanallarından “kanal12” ve “kanal13”ün Arapça haberler müdürü oryantalist Ehud Yaari ise, konu hakkında yorum yapan tek kişi oldu. Haber programı sırasında konuya değinen Yaari, Seyyid Hasan Nasralah’ın sözlerini şu ifadelerle yorumladı: “Hizbullah Genel Sekreteri Nasrallah, Hizbullah ve Esad’ın isyancılara karşı büyük bir zafer ile karşı karşıya olduklarını söyledi. Ben de bunun aynı zamanda İsrail’e karşı alınmış bir zafer olduğunu söylüyorum. Biz Suriye savaşının kaybeden tarafı olduk. Esad muhakkak sınıra ulaşacaktır.”

Bu bağlamda, Yahudi medyasının önde gelen televizyon kanallarından “kanal10”, işgal ordusu Genelkurmay Başkanı Gadi Eizenkot’un, ABD Genelkurmay Başkanı General Joseph Dunford tarafından gönderilen acil istişare daveti üzerine geçtiğimiz hafta ABD’ye gittiğini belirtti. Kanalın askeri işler analisti Our Hiller, özellikle de Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın, Güney’e ve Golan bölgesine yaklaşmasının üzerine tertiplenen bu olağanüstü toplantının kuşkusuz İran ve Suriye ile ilgili olduğunu belirtti.

Tel Avivli yüksek kaynaklardan aktararak sözlerine devam eden Hiller, Amerikalı Genelkurmay Başkanı tarafından İsrail Genelkurmay Başkanına gönderilen davetin, konuşulması ve koordine edilmesi gereken konular olduğu anlamına geldiğini söyledi.Kaynaklara göre bu noktada dikkatler, her şeyden önce, Kuzey’e, Suriye’ye ve oradaki İran varlığına çevrildi.

Yine aynı bağlamda yayın yapan Yahudi Haaretz gazetesi ise, geçtiğimiz Pazar günü, İsrail Güvenlik Teşkilatının üst düzey yetkililerinin, savaşın Golan bölgesinde kızışmasının gölgesinde Suriye Arap Ordusu ile işgalci İsrail Ordusu arasında doğrudan girilecek bir çatışmayı öngörmediğini ifade etti. Siyasi ve güvenlik kaynaklarından aktarılan haberlere göre, Yahudi devleti son iki gün içerisinde Suriye liderliğine üçüncü taraflar aracılığıyla bıçak gibi keskin bir mesaj gönderdi. Bu mesajda İsail’in sınırları yakınında, yani özgür Suriye’deki Golan bölgesi civarında devam eden savaşla ilgi kırmızıçizgileri doğrudan açıkladı.

Aynı kaynaklar Yahudi gazetesine verdikleri demece şu sözlerle devam etti: General Eizenkot ile Amerikalı General Dunfrod’ın görüşmesi sırasında tüm senaryolar masaya yatırıldı. Buna göre İsrail’in, Suriye Ordusu, İran güçleri ve Lübnan Hizbullah’ı tarafından bu konunun konuşulmasına izin vermeyeceği iddia edildi. Aynı zamanda, anlaşmanın diğer taraflarının İsrail ve Suriye arasındaki 1947 yılında imzalanan angajman kurallarının kırılmasına saygı göstermesi konusunda İsrail’in umudunu dile getirdi.

Yahudi gazetesine göre kaynaklar aynı zamanda, angajman kurallarından çekilme anlaşmasının Suriye tankları tarafından ihlal edilmesi durumunda, İsrail’in cevap vermemesi gerektiği ancak Yahudi devletinin söz konusu çekilme aşamasından geri adım atmayacağı, pazarlık yapmayacağı ve Yahudi devletinin hem Rusya’ya hem ABD’ye yönelerek bu kararını onlara bildirmesi gerektiğini vurguladı.

Bu arada, Suriye’nin güneyindeki savaşın seyrinin İsrail istihbaratı tarafından yakından takip edildiği ve bu savaşa İran ya da Hizbullah güçlerinin katılmasının beklenmediğine dikkat çekildi. Öte yandan Tel Aviv yönetimi, ilgili taraflara İsrail’in sadece “Esad Ordusu’nun” Golan tepelerine geri dönecek bölgelere hâkim olmasına izin vereceğini kaydetti. İsrail Ordusu’nun hiçbir şekilde yabancı güçler ya da Suriyeli olmayan güçlerin bölgenin kontrolüne ortak olmasına izin vermeyeceği belirtildi. Bu güçlerin, savaşta Suriye Ordusu’nun tarafına katılmasının da kabul edilmeyeceği kaydedildi.

Bunun yanı sıra, gazetedeki askeri işler analisti Amos Harel, askerleri doğrudan Golan tepelerine ulaşabilecek olan Suriye ordusuna, İsrail tarafından doğrudan bir müdahaleden uzak durulması, aksine İranlı ve Şii güçleri bölgeden uzaklaştıracak kapsamlı bir anlaşmayı bağlamaya çalışmasının en mantıklı senaryo olduğunu iddia etti.

Zuheyr Andraos
Kaynak: Ray el-Yevm
Çeviri: Merve Soydaş
İntizar.web.tr
0
Would love your thoughts, please comment.x